Her yeni çıkan teknolojik gelişmenin hayatımızı daha çok
kolaylaştıracağı, bizleri mutlu bir düzeye çıkaracağını düşünürken, bizden götüreceklerini
hiç hesaba katmadık.
Günümüz teknoloji sinin bizleri biri birimize daha çok
yakınlaştıracağını düşünürken yanıldık. Tam tersi teknoloji bize “Bireysel
Yalnızlık” sundu. Yalnızlıktan da öte, birbirimizden kaçar olduk. Toplumdaki mutsuz insan sayısı arttı. Hızına
yetişemediğimiz şehir hayatı,
zorlaşan hayat şartları, insanı sürekli yoran günlük problemler, ödenmesi
gereken ve günü gününü tutmayan faturalar, hava kirliliği ya da kısa zamanda
çok iş bitirme telaşı...
İnsanlardan ve insan ilişkilerinin sahici sıcaklığından
boşalan yerleri zamanla teknoloji diye nitelendirdiğimiz ruhsuz araçlarla
doldurmaya çalıştık. Ancak insanların
tabiatı gereği aile ortamının sıcaklığına, sevginin koruyuculuğuna, arkadaş eş dost
sesine yakınlığı oranında mutlu olacağını unuttuk.
Günümüzde insanlar, yaşadığımız çağın gereği olarak, her
şeyi bilmek, duymak, okumak, izlemek zorundadır. Tüm bunları da başkalarıyla
iletişim kurmadan tek başına yapmak olgusuyla karşı karşıyadır. Konuşacak, dertleşecek, yaşamı paylaşacak
kimseyi bulamamaktadır.
Günler boyunca,
haftalarca saatlerce hiç kimse ile karşılıklı sohbet ortamını paylaşamadan
yaşamak insan ruhunu hasta eder.
Şöyle bir geriye dönüp baktığımızda yıllar önce ailelerimiz
bir gaz lambası, bir kandil veya bir açık ateşin başında toplanıp sohbet
ederlerdi. Derdi olan bireylerin sıkıntısı paylaşılır, yaşlılara saygıda kusur
edilmezdi. Şimdilerde ise insanlar apartmanlarda, sokaklarda karşı komşusunda
olan üzüntü ve sevinçlerden bile habersiz.
İnsani ilişkilerde yozlaşma başlamış ve hızla artarak devam etmektedir.
Özellikle televizyonun aile yaşamına girmesiyle başlayan
değişim, internet ve cep telefonun yaygınlaşmasıyla had safhaya ulaşmıştır.
Hatta televizyon programlarında diziler, yarışma programları ayrı odalarda
izlenmekte. Teknoloji geliştikçe, insanoğlu ilişkilerini askıya almakta
ertelemektedir.
Eskiden bayramlar tüm
toplumun buluştuğu şenlik birlikteliğiydi. Gelin görün ki şimdi bayramlarda
şehirlerde kimseyi göremiyorsunuz. İnsan insandan kaçıyor.
Ne yazık ki etrafımızda derin dondurucular kadar soğuk
insanlar, derin ve modern dondurucu koşullarda, manevi güzelliklerden gittikçe
uzaklaşarak, ‘Teknoloji Soğukluğuna’ hızla
yuvarlanmaktadırlar.
Sonuç olarak diyorum
ki, teknolojiden olabildiğince yararlanalım ama teknolojinin kurbanı olmayalım.
İnsan olmayı, insan kalmayı, insanı sevmeyi unutmayalım.
Kalın sağlıcakla
Sait ÖZDEMİR
Uzman Psikolojik
Danışman
Teknoloji Soğukluğundan İnsan Sıcaklığına..
Reviewed by blogdefterimiz@gmail.com
on
Haziran 08, 2018
Rating:

Hiç yorum yok: